11 Kasım 2013 Pazartesi

11 KASIM 2013 PAZARTESİ

Sabah banyoda yüzümü yıkayıp arkamı dönmemle Ayşeyi gördüm. sessizce gelip arkamda durmuş. insanın tam arkasına gelip dikiliyor. farkedemiyorsun. bu yüzden birkaç kaza da yaşadık. kahvaltı için yumurta ister misin dedim. hemen 2 işareti yaptı. (maalesef 2 eliyle) ben de 1 yumurtayı ortadan ikiye ayırdım verdim. sadece sarılarını yedi. beyazını bıraktı. otomobille babanneye gittik. şoför mahallinde oturdu tabii ki... Akşam annesi aldı. karnı tok olmasına rağmen çorbaya ekmek doğrayıp yedi. elindeki elmayı,
bir iki attım diyerek
havaya fırlatmış. annesi duymuş.
ablasının şifonyerinin üstünü karıştırmak için sandalye götürüp üstüne çıkıyormuş. annesi oyuncaklarını topladı diye tepine tepine bağırarak ağladı. tekrar saçtık oyuncakları ama gene de uzun süre susmadı. bir de yemekten önce sepete oturtup araba gibi evin içinde gezdirdim. çok hoşuna gitti. gece boyunca TRT çocuk açtırmaya çalıştı. allem edip kallem edip açmadık. pil bitmiş dedik. kumanda nerde dedik...
koltukta annesini yanına yatırıp uyudu. akşam yaptığı bazı şeyler sonradan aklıma geldi. kağıt kalem alıp "Ʌ" çiziyor ve A diyor. klavyede de A y tanıyor ve basıyor. Bir de H harfi... merdivene benzetiyor sanırım. anne rengi mor, baba rengi mavi olayını yazmıştım. ayşe rengi ne diye sorduğumda pembeyi gösteriyor. abi rengi yeşil, abla rengi ise turuncu... akşam evde doğalgaz sayaç bilezikleri vardı iki tane... onları gözlük yapıp oynadı. bir sonraki gün de kulaklık yaptı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

22 EKİM 2017 PAZAR

sabah gene enselendi. Koltuğun arkasından kafasını çıkardığı an gözgöze geldik. Kahvaltı için dünden yapılmış akıtmalara nutella sürüp verd...