19 Aralık 2014 Cuma

19 ARALIK 2014 CUMA

sabah gene erkenden uyandı. 1 saat kadar laptopta barbi giydirme oynadı. barbinin köpeğini yıkama oyunu bulduk. onu oynadı. sonra giydirip babannesine götürdüm. yolda gene kucakta taşındı. kucakta taşınmakla büyük olmanın bağdaşmadığını söylediğimde ağzında birşeyler geveledi. ne dediğini anlamadım ama muhtemelen zaten anlaşılacak birşey söylemiyordu zira diyebileceği birşey yok.
babannesinde rahatça kaldı. hatta ben daha otururken bana el sallayıp gitmemi istedi. akşam pazardan eve geldiğimde kapıda torbaları taşımak istedi. 3 kiloluk soğan torbasıyla 1 kiloluk başka bir torbaya hamle etti. taşıyamazsın dedim. "ben büyü" dedi. ve kaldırıp annesinin yanına gitti. ona da büyüdüğünü gösterdi. büyümüş olmak ayşe için çok önemli. yemekten önce çiğ sucuk yemiş. çiğ sucuğun güzel olduğunu söylüyor. pek birşey yemedi. annesiyle berenin dersleri ve durumu hakkında tartıştığımızda ayşe müdahale edip kavgayı yatıştırmaya çalışıyor. anlıyormuş meğer çocuk. baba burda kalsın. gitmesin bile dedi. artık daha dikkatli ve tahammüllü olmalıyım. hiç değilse ayşeyi kurtaralım.

unutmadan yazmalıyım. ayşenin ağzından son zamanlarda en çok çıkan iki söz: "hok komik ve hok güzel"

annesi bir şeftali bin şeftaliyi okumaya başladı. ayşeye. .. ayşe bir yandan dinliyor bir yandan da bloklarıyla kule yapıyordu. sonra hikayeyi dinlerken oturduğu yerde uyuyakaldı. ilk defa böyle uyuyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

22 EKİM 2017 PAZAR

sabah gene enselendi. Koltuğun arkasından kafasını çıkardığı an gözgöze geldik. Kahvaltı için dünden yapılmış akıtmalara nutella sürüp verd...