sabah uyanıp salona geldi. çişini yaptıktan sonra, hikkui yaptım. yedi. sonra, biryere gidelim demeye başladı. ne demek istediğini anlamadım. heceleyerek söyledi. anlamıyorssun baba diye azarladı ama nafile... anlamadım.
video
kendine giymek için elbise getirdi. en sonunda annesine götürdüm. annesi anında anladı. genelde o anlamaz ben anlardım. bu sefer tersi oldu. pikniğe gidelim diyormuş.
daha olmaz dedik, yaz gelsin dedik. güneş çıkınca dedik ama pek işe yaramadı. sonra kombiciyle gazcılara gitmem gerekti. ayşeyi giydirdim. (kendine yazlık şeyler getirmiş giymek için, pikniğe gidecez ya) beraber gittik. dönüşte dayımı uğurlamak için incirliye gittik. dayıma bayılıyor. hemen koşup sarıldı. börek vardı. karnını doyurdu. evde bol bol maymunluk etti. dayımı uğurlamak için hep beraber çıktık. kucağıma tırmandı. dayım "ama sen kocaman kızsın" deyince hemen indi. bacaksız biz deyince iplemiyor. eve gidene kadar hiç kucak istemedi. sokak kapısında cama sıkışmış bi meyve sineği gördü. anne sinek bebeğini arıyor dedi. sabah ta mutfak tezgahındaki karıncanın annesini arayan bebek karınca olduğunu söylemişti. sineği tutup dışarı saldık. yol boyunca koşup zıpladı. markete girdik. zaten çileksüt istemişti. bir de kinder sürpriz aldı. dayımları uğurladık. onlar evlerine gidiyorlar. biz de eve gidiyoruz. mamanne zaten evde diye konuşmaya başladı. eve gittik. yol boyunca yürüdü. bir de durağın arkasındaki merdivenlerden çıkarken beni aşağıda bekletiyor. (çıktıysam indiriyor) höne ben, soona hen deyip basamakları çıkıyor. bunu ilk geçen gün deniz otobüsünde yapmıştı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder