14 Şubat 2014 Cuma

12-13-14 ŞUBAT 2014 ÇARŞAMBA-PERŞEMBE-CUMA

Biraz işten güçten, biraz da üşengeçlikten salı akşamından cuma sabahına kadar bloga yazı yazamadım. eksikleri tamamlayalım.
Salı akşamı ile ilgili hiçbirşey hatırlamıyorum.
Çarşamba günü saat 01.30 da uyandı ve sabaha kadar TV seyretti. gece ben genelde uyuyakaldım. ayşe evde yalnız, tek başına, herkes uyurken tv seyretti. arada beni uyandırdı. çişi gelmiş. sabah fosur fosur uyuyordu. abisi sevgilisiyle eve geldi. (okul yarım günmüş) ben de abisine uyanınca babannesine götürmesini söyleyip işe gittim. abisi bırakırken biraz viyaklamış. akşam da neler olduğunu pek hatırlamıyorum. zaten çarşamba günü kızımı çok az gördüm. ben de yorgunlıktan hemencecik uyudum.
perşembe günü, kızımı babannesine götürmeden evvel bir doz sevimli öcüler aldık. her sabah bir kere seyretmeden evden çıkmıyoruz. ben de eve girdim. dayım vardı. kızım pek kahvaltı etmedi. akşam arabayla almaya gittim. gelirken direksiyonu ona bıraktım. tabii çaktırmadan direksiyonu alttan tutuyorum yönlendirmek için.. hemen farkediyor ve elimi çektiriyor. kendi başına otomobil sürmek sevdasında... direksiyonu çarpma uyarısı yaptığımda düzeltiyor bacaksız. tehlike olmayan yerlerde arabanın kumandasını tamamen ona bıraktım. iyi şöför olacak besbelli... akşam evde çok güzel oyunlar oynadı kendi kendine.. uçaklarını eline alıp sehpanın etrafında koşarak uçurdu vuuuu diye sesler çıkararak... durduğu yerde havaya sıçradı iki ayağıyla... (bunu dün yapmış olabilir emin değilim) akşam babannesinden alırken kapıda kendi ayakkabısının bağcığını kendi bağladı. enikonu düğüm atmayı beceriyor. bağladı bağcıkları....
cuma sabahı da bir parti sevimli öcüler seyrettikten sonra (jesinin göründüğü sahnede "edi" demesi harika oluyor) guga rengi çekeceği alıp ayakkabılarını giydi. babanneye götürdüm. gitmeden sırt çantasını doldurup sırtına geçirdi. sorunsuzca içeri girdi. Akşam babanneden aldım. beraber BİM e gittik. oradan peluş oyuncak aldık.
oyuncağa "ci" diye isim taktık. bayılma numarası yapmış. ilkinde çok güzel yaptığını söylediler. sonrakiler şişirme olmuş. zaten herşeyi ancak bir kere yapıyor. ikinciye asla yapmıyor ya da kötü yapıyor. şimdi aklıma geldi, anası da yeni ilk defa yaptığı yemeği mükemmel yapar. sonra aynı yemeği asla o kadar güzel yapamaz. aynı huy ayşede de var galiba... 


yemekte mantı yedi biraz. zaten pek aç değildi. üstelik yemekten önce jelibon yemişti. yemekten sonra abisiyle zıplamaca ve bayılmaca oynadılar. abisi yorulunca da benimle...  
Kaç gündür olup yazmayı unuttuğum birşey aklıma geldi. birkaç gündür abisinin guinnes rekorlar kitabına taktı. alıp alıp salona geliyor. büyük bir keyifle inceliyor. resimler çok ilgisini çekiyor. bana da gösteriyor. özellikle hayvan ve oyuncak hikayesi resimlerini... daha evvelden de bu kitapla çok haşır neşir olmuştu. hatta bir sayfayı yırtmıştı. şimdi "yırtmadan bak" dediğimizde "hı-hı" diyerek kabul ediyor. hakkaten de dikkatli davranıyor. Annesi birşey daha anlattı ki, nasıl uyumlu bir çocuk olduğuna mükemmel bir örnek. annesi, çekmecede duran mutfak makası ile oynamamasını söylemiş. birkaç gün sonra, birgün, annesinin elinden tutup mutfağa götürmüş. çekmeceyi açıp makası göstermiş ve parmaklarıyla kesme hareketi yaparak elindeki jelibon paketini göstermiş. hakkaten çok akıllı... 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

22 EKİM 2017 PAZAR

sabah gene enselendi. Koltuğun arkasından kafasını çıkardığı an gözgöze geldik. Kahvaltı için dünden yapılmış akıtmalara nutella sürüp verd...