sabah erkenden uyandı. ona yaptığım sucuklu yumurtayı değil de kendim için yaptığım sucuklu yumurtayı yedi. 2 tane şeftalinin kabuklarını soydurup kabuk yedi. kahvaltısı buydu.
günün olayı yeni alınan spor ayakkabıları ile ilgili... ablası ayakkabılar için, "ne muhteşem ayakkabılar" dedi. ayşe itiraz etti. "muttetem a-ah, bembe"
ne güldük... pembeyle iyice kafayı bozdu.
annsiyle gittikleri misafirlikte 3 tane oyuncak bulmuş. kanguru, matchbok araba ve zıpzıp top.. akşamüzeri burgaza gittik. metroda onlarla oynadı. sonra sıkıldı ve "eve" demeye başladı. otobüs eve götürüyor zaten deyince sakinledi. ama burgazı görünce "mamanne ev" diye zırlamaya başladı. otobüste düğmeye basma sıkıntısı yaşadık. sürekli dur düğmesine basmak istiyor. duraklarda inecek olunca ona bastırmaya başladı. ama bizimki düğmeye basmasına rağmen gene de memnun olmadı ve zırlamaya başladı neden bilinmez. herhalde inen adam birşeyi onun kafasındaki gibi yapmadı. eve geldiğimizde uzun süre yatmadı. en son TV karşısında sızdı kaldı.
unutmadan yazmalıyım. benim için yaptığı lego kuş.. sürekli yanımda olmasını istiyor. bana veriyor. ya elimde tutacam ya da gözümün önünde... günlerdir böyle... işte bu
Aklıma gelmişken yazayım. gece dönüşte dedesinin arabasını aldık, bizim araba tamirden çıkmadı diye.. eve yakın, dereboyunda ön koltuğa alıp arabayı ona kullandırdım. daha önce de yapmıştım. (çok iyi şöfor olacak) çok hoşuna gitti. hatta o kadar ki ertesi gün de ön koltuğa oturmak hatta arabayı kullanmak (men kulla..) konusunda talepkar oldu. izin vermeyince de bozuldu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder