20 Eylül 2014 Cumartesi

20 EYLÜL 2014 CUMARTESİ

Kahvaltıda yediğimiz akıtmalarıın birini küçük dürüm yapıp pepeeye yediriyor, birini büyük dürüm yapıp kendi yiyor. sofrada bizim ağzımızdan her çıkanı tekrarlamaya başladı. üstelik oldukça da anlaşılır şekilde.. annesinin doğum günüyle alakalı olarak sayılar söyleniyor. sayıları o da tekrar ediyor. okula, konuşması düzelsin diye göndermiştim. hemen etkisini gösterdi.

bugün o kadar çok şey oldu ki, hangi birini yazacağımı şaşırdım. zaten anında yazamadığımız için çoğu aklımızdan çıktı gitti. ilk olarak söylenmesi gereken; artık konuşma problemi bitti. herşeyi söylüyor. bazısı kolay anlaşılıyor, bazısı zor ama söylüyor.

film seyrederken "aile" lafı geçti. hemen saymaya başladı. "anne, baba, abla, beyen, men" aylee...
seyrettikleri film de birkaç gündür, abisiyle ablasının bir repliğini sürekli tekrarladıkları ve ayşenin çok güldüğü, kendinin de yaptığı bir film.. orman çetesi... replik te, "bak alfabeyi nasıl sayıyorum."

turuncu bebeği, yüzünün önüne koyup, bebek olarak konuşup bize şakalar yapıyor. koridordaki lambayı söndürüp yakıp, aydınlık ve loş için güneş ve ay benzetmesi yapıyor.

gündüz abisiyle ablası anne için doğum günü hediyesi ve pastası alacaklardı. ayşe de onlarla gitti. dönüşte zırıl zırıl ağlıyordu. sebeb; pembe pasta alınmamış. biz annesinin doğum gününü kutlarken o arka odada zırlıyordu. yanımıza gelmedi. pastayı bile yemek istemedi. sonradan ikna ettik. mumları tekrar yaktım. sen pembe mumları söndür deyince kabul etti. (pembe delisi) öylece olaya dahil edebildik. (anaokulundaki öğretmen de pembeye çok düşkün demiş.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

22 EKİM 2017 PAZAR

sabah gene enselendi. Koltuğun arkasından kafasını çıkardığı an gözgöze geldik. Kahvaltı için dünden yapılmış akıtmalara nutella sürüp verd...