10 Kasım 2014 Pazartesi

11 KASIM 2014 SALI

sabah okula gitmesin dedim. normal okula gitme saatinde ayaklandı. salona gelir gelmez hemen yapbozu aldı. defalarca onu yaptı bozdu yaptı. beni de dahil ediyor. bir tane yılan resmi çizmiş. makasla kesmiş. bana yaklaştırıp tıssss diye ses çıkarıp beni korkutuyor. sürekli yapbozla oynuyor.
bir de seksek oynadı. pembe taşı yer karolarının üzerine atıyor. sonra karodan karoya zıplıyor.



kahvaltı etmek istemedi. sütlü gevrek hazırladım yedi. kendime yaptığım tostu da istedi. halbuki önceden peynirli diye istememişti. biraz yedi. sonra uyku deyip süt istedi ve yattı. pek uyuyacağını sanmıyorum ama minika seyrederek yatıyor.
boyama kitabındaki baykuş yazısını taklit etmiş. bay yazmış. "k" yazmak zor gelmiş bana şikayet ediyor. enikonu yazıyor. öğretsek yazmayı sökecek gibi...
ayaklandı nitekim. ünalın işi için söz vermiştim. kızımı da alıp adliyeye gittik. biz icra dairesindeyken koltukta uslu uslu oturdu. sonra otosansite gittik. yolda arabada mavi bi toka buldu. bana uzun uzun birşeyler anlattı. ilk başta anlayamadım. sonradan farkettim ki, son günlerde sürekli seyrettiği maggi simpson macerasını ('The Longest Daycare'") anlatıyor. malum; orada da mavi toka başroldeydi.
ünal amcası ona meyve suyu ısmarladı. gürsuda öğle tatilini beklerken döner ekmek yedi. en son adliyeye gittik tekrar... ben vezneye gitmişken ayşe ünalın kucağında uyumuş. eve döndüğümüzde de uyanmadan yatırmayı başardım. akşam 16 a kadar uyudu. uyanınca gene beraber yapbozu yaptık. tek başına da yaptı.
jengaları istedi. annesi bir yerlere kaldırmış. bulamadık. kızdı. annesi gelince buldu. jengalardan değişik şeyler yaptı.


akşam yemekte dalga geçip konuşmaktan yemek yemedi neredeyse... abisi suyu döktü diye, gülüp alaycı şekilde anlattı. abisi bozuldu. yemekten sonra da ufak oyuncaklarla oynamaya devam etti.
sonra maggie simpson macerasını seyrettirdim. onu ve simpson resim albümünü gene defalarca üstüste seyretti. sonra bu blogdaki videoları seyretti. yapboz videosundan sonra hemen koşup yazbozu yapmaya başladı. biraz sonra bi kağıda "abpo" yazmış. bana getirdi. ayşe imiş yazdığı...
sonra pepee ve şila yazdığı kağıtları da getirdi. yapbozların arkasına yazıyor.




süt isteyip minika açtırdı ama yatmak yerine TV nin dibine kadar girip seyretmeye başladı. yakından seytetmemesi konusunda uyrdım. bombok bir suratla yanıma geldi. elini uzatıp kulağımı çekmeye başladı. sen benim kulağımı çekemezsin dedim. suratı çarşamba pazarı gibi, abisine gidip ağlayarak sarıldı. arka odaya gittiler. herhalde yatıp uyur.
uyumak yerine arka odadan kahkahaları geliyor. epey süre sonra salona geldi. annesi ona laptopta pocoyo açtı. annesinin telefonıyla oynamak isteyince annesi azarladı. ayşe muziplik peşindeydi. idare edilebilirdi. ama azarladılar. ayşe de ağlayarak bana geldi. kucağımda bana sarılarak yattı. sonra annesi gönlünü almak için geldi. hala haklı olduğunu anlatmaya çalışıyor. ben de kızdım. sonra yattım uyudum. ayşe ne zaman yattı bilmiyorum. sabah uyanması sıkıntılı olur herhalde.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

22 EKİM 2017 PAZAR

sabah gene enselendi. Koltuğun arkasından kafasını çıkardığı an gözgöze geldik. Kahvaltı için dünden yapılmış akıtmalara nutella sürüp verd...