14 Kasım 2014 Cuma

14 KASIM 2014 CUMA

Sabah okula göndermedik, ablası geldi diye... sabah uyanmış yatak odasında kendi kendin oyalanıyormuş. yanına gitiğimde beni kovdu. sonra salonda çiş için oturağına oturduğunda gene beni kovdu. arka tarafa gitmemi istiyor. kolunu sallayarak beni kovuyor. ancak battaniyenin tamamen altına girerek salonda kalmamı sağlayabildim. çizgifilm kanalı açayım dediğim zaman bile huysuzlanma sesleri çıkarıyordu. o derece huysuz yani... biberonu bile almadı eline.
sonrasında pizza ve nesquik verdim. az pizza yedi. iki tabak ta gevrek... tahta bloklardan kule yapmış. telefonu alıp resmini çekti.
resim
sonra suluboya yapmaya başladı. pembeyle maviyi karıştırdı. maviyi çok kattığı için mavi tonu elde edince bozuldu. ve pembeyle maviyi karıştırınca mor çıkması gerektiğini söyledi. ben de eşit karıştırınca mor çıkardım. gene de kızdı. parmak boyama yaptı. hav hav ve tasmasını çizdi. keşke müsait olsak ta bi havhav alabilsek ayşeye... zaten zırt pıt dayısının fındık adlı köpeğinden de bahsediyor. hayvanlara düşkün bebekliğinden beri...

6-7-10... uykusunda bunu söyledi. rüya görüyor herhalde... öğleden sonra ayağımda salladım. uyudu. öncesinde, beraber legolarla oynadık. legolardan polis arabası yaptı. tepesine mavi kırmızı siren de koydu. bir de "büyük aydede, küçük güneş" diye tututrdu dakikalar boyunca... sonradan anladım ki; suluboya kutusuna yapıştırdığı çıkartmalardan bahsediyor. güneş motifli olan parçalanmış. onu anlatıyormuş.

uyandıktan sonra pazara gidelim dedim. gelmek istemedi. defalarca teklif ettim. kabul etmedi. sonradan bisikletle gidelim dedim. beraber pazara gittik. balık aldık. çinekop ve pembe balık.. dönüşte BİMe uğradık. bütün yumurta oyuncakları ortaya saçtık. hepsine tek tek baktı. bizde olanları bu var diyerek ayırdı. birşey arıyor. bizd olmayan oyuncak aradığını sandım ama güneş ve ay çıkartması arıyormuş. epey aradıktan sonra bulduk. hemen aldı. evde suluboya kapağına yapıştırdı.
yemekte pek fazla balık yemedi. limom sıkıp durdu ama az yedi. yemekten sonra ablasının profiteroluna dadandı. yemekten sonra ablasıyla komşuya gittiler. bayağı zaman orda kaldılar. dönüşte kulesi yıkılmış diye abisine kızdı. yeniden inşa etti. ardından suluboyadan çıkartmalrı sökmüş. tabii, yeniden yapışmadılar. yapışkanı gitmiş. beni annesine şikayet etti murt bir suratla, yapıştırıcı almıyorum diye... artık uykusu geldi. minika istiyor. unutmadan yazayım. bu gece ayşeyi ben yıkadım. zaten ayşe de sen yıka diye beni istedi. banyoda ne dediysem yaptı. başını kaldırdı. gözlerini kapattı. ben de hiç ağlatmadan yıkadım.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

22 EKİM 2017 PAZAR

sabah gene enselendi. Koltuğun arkasından kafasını çıkardığı an gözgöze geldik. Kahvaltı için dünden yapılmış akıtmalara nutella sürüp verd...